top of page
Faliyet Alanı
Tüm Ürünleri Sağlayarak Sizin Her Türlü Ürününüzü karşılamkatır.
Enerji Üretimi
Enerji birçok biçimde var olabilir:Doğa bilimlerinin içerisinde, çeşitli enerji biçimleri tanımlanabilir.
Kimyasal enerji: Yemek, pil vb. maddelerdeki depolanmış enerjidir.
Isı enerjisi: Atomların hareketinin enerjisidir.
Potansiyel enerji: Bir maddenin durumuna göre sahip olduğu enerjidir (yokuştaki tekerlek, esnetilmiş lastik veya havada tutulan top gibi).
Kinetik enerji: Bir maddenin bir yerden başka bir yere gitmek veya dönmek için ihtiyaç duyduğu enerji türüdür.
Mekanik enerji: Potansiyel enerji ile kinetik enerjinin toplamıdır.
Elektrik enerjisi: Elektronların hareketlerinden kaynaklanan enerjidir.
Manyetik enerji: Sadece metallerin sahip olabildiği, atomların dizilimine bağlı çekme veya itme hareketine dönüşebilen enerjidir.
Nükleer enerji: Atomların içlerinde sakladıkları enerjidir.
Işık enerjisi: Fotonların dalga halinde oluşturduğu enerjidir.
Ses enerjisi: Canlıların duyma organı tarafından algılanabilen enerji türüdür.
Yukarıdaki liste, enerjinin muhtemel listesi tamamlamak zorunda değildir. Ne zaman doğa bilimcileri enerji korunumu yasası ile çelişen bir olay keşfederlerse, durumu açıklayacak yeni biçimler eklenebilir.
Isı ve iş, sistemin özelliklerini göstermemeleri fakat transfer edilen enerji süreçlerinde olmalarından dolayı özel durumlardır. Genellikle, bir cisimde ne kadar ısı ya da işin bulunduğunu ölçemeyiz fakat bunun yerine belirli yollarla, verilen durumun olduğu sırada, sadece cisimler arasında transfer edilenin ne kadarının enerji olduğudur.
Kimyasal enerji: Yemek, pil vb. maddelerdeki depolanmış enerjidir.
Isı enerjisi: Atomların hareketinin enerjisidir.
Potansiyel enerji: Bir maddenin durumuna göre sahip olduğu enerjidir (yokuştaki tekerlek, esnetilmiş lastik veya havada tutulan top gibi).
Kinetik enerji: Bir maddenin bir yerden başka bir yere gitmek veya dönmek için ihtiyaç duyduğu enerji türüdür.
Mekanik enerji: Potansiyel enerji ile kinetik enerjinin toplamıdır.
Elektrik enerjisi: Elektronların hareketlerinden kaynaklanan enerjidir.
Manyetik enerji: Sadece metallerin sahip olabildiği, atomların dizilimine bağlı çekme veya itme hareketine dönüşebilen enerjidir.
Nükleer enerji: Atomların içlerinde sakladıkları enerjidir.
Işık enerjisi: Fotonların dalga halinde oluşturduğu enerjidir.
Ses enerjisi: Canlıların duyma organı tarafından algılanabilen enerji türüdür.
Yukarıdaki liste, enerjinin muhtemel listesi tamamlamak zorunda değildir. Ne zaman doğa bilimcileri enerji korunumu yasası ile çelişen bir olay keşfederlerse, durumu açıklayacak yeni biçimler eklenebilir.
Isı ve iş, sistemin özelliklerini göstermemeleri fakat transfer edilen enerji süreçlerinde olmalarından dolayı özel durumlardır. Genellikle, bir cisimde ne kadar ısı ya da işin bulunduğunu ölçemeyiz fakat bunun yerine belirli yollarla, verilen durumun olduğu sırada, sadece cisimler arasında transfer edilenin ne kadarının enerji olduğudur.
Gıda
Yiyecek, canlıların hayatlarını devam ettirebilmeleri için yemek suretiyle tüketmeleri gereken maddelerdir. Belirli bir öğünde tüketilen yiyeceklere yemek denir. Yiyecekler organik veya inorganik maddelerden üretilmiş olabilirler. Yiyeceklerde bulunan ve canlıların yaşamını devam ettirmesi, büyümesi için gerekli olan protein, vitamin, mineral gibi maddelere ise besin veya gıda denir. Ancak gıda sözcüğü "ilaçlar hariç, yaşamı devam ettirmek için tüketilen tüm yiyecek ve içecekler" anlamında da kullanılır.[1]
Yiyecekler genellikle karbonhidratlar, yağlar, su ve/veya proteinlerin karışımından oluşur. Sağlığa yararlı besinler içeren bu maddeler organizmanın gelişmesi için gereklidir. Bahse konu olan gıdalar; bitkisel, hayvansal kaynaklardan veya mantar gibi diğer kategorilerden veya alkol gibi fermantasyonla elde edilmiş yiyeceklerden sağlanabilir. Pek çok toplum önceleri, yiyeceklerini avcılık ve toplayıcılık yöntemi ile sağlasalar da, günümüzde insanlar gıdalarını çiftçilik, büyük hayvan çiftliği ve balıkçılık ile avcılık yaparak almaktadırlar. Yiyecek maddeleri çeşit ve yapılışları bakımından toplumdan topluma değişiklikler göstermektedir. Öyle ki, aynı toplum içinde yerel olarak da farklılıklar gösterebilmektedir.
Yiyecekler genellikle karbonhidratlar, yağlar, su ve/veya proteinlerin karışımından oluşur. Sağlığa yararlı besinler içeren bu maddeler organizmanın gelişmesi için gereklidir. Bahse konu olan gıdalar; bitkisel, hayvansal kaynaklardan veya mantar gibi diğer kategorilerden veya alkol gibi fermantasyonla elde edilmiş yiyeceklerden sağlanabilir. Pek çok toplum önceleri, yiyeceklerini avcılık ve toplayıcılık yöntemi ile sağlasalar da, günümüzde insanlar gıdalarını çiftçilik, büyük hayvan çiftliği ve balıkçılık ile avcılık yaparak almaktadırlar. Yiyecek maddeleri çeşit ve yapılışları bakımından toplumdan topluma değişiklikler göstermektedir. Öyle ki, aynı toplum içinde yerel olarak da farklılıklar gösterebilmektedir.
Tarım
Tarım veya ziraat, bitkisel ve hayvansal ürünlerin üretilmesi, bunların kalite ve verimlerinin yükseltilmesi, bu ürünlerin uygun koşullarda muhafazası, işlenip değerlendirilmesi ve pazarlanmasını ele alan bilim dalıdır. Diğer bir ifade ile insan besini olabilecek ve ekonomik değeri olan her türlü bitkisel-Hayvansal ürünün bakım, besleme, yetiştirme, koruma ve mekanizasyon faaliyetlerinin tamamı ile durgun sularda veya özel alanlarda yapılan balıkçılık faaliyetlerinin tümüdür.
Bu bilim dalı bilimsel bilginin yanı sıra özel yetenek ve önsezi gerektirir.[1] Uygulamalı bir bilim dalı olup, amacı insanların yararına ekonomik değerler elde etmektir.[2]
Tarım, iki temel üretim dalından oluşur. Bunlar bitkisel üretim ve hayvansal üretimdir. Bu iki temel tarım üretimi dalı ve hatta tanımları arasındaki tek ayrım, kullandıkları materyalin birinde bitki ötekinde ise hayvan materyali oluşudur[3]
Bu bilim dalı bilimsel bilginin yanı sıra özel yetenek ve önsezi gerektirir.[1] Uygulamalı bir bilim dalı olup, amacı insanların yararına ekonomik değerler elde etmektir.[2]
Tarım, iki temel üretim dalından oluşur. Bunlar bitkisel üretim ve hayvansal üretimdir. Bu iki temel tarım üretimi dalı ve hatta tanımları arasındaki tek ayrım, kullandıkları materyalin birinde bitki ötekinde ise hayvan materyali oluşudur[3]
Petrol
Petrol, neft ya da yer yağı, hidrokarbonlardan oluşmuş, sudan yoğun kıvamda, koyu renkli, arıtılmamış, kendisine özgü kokusu olan, yer altından çıkarılmış doğal yanıcı mineral yağı. Latincede taş anlamına gelen "petra" ile yağ anlamına gelen "oleum" sözcüklerinden oluşmuştur (Petra oleum = Petrol).
Petrol halk arasında, yalnız belirli bir yakıt (benzin, gazyağı, dizel - motorin, motor yağı, fuel oil) olarak bilinmesine rağmen, aslında petrol kelimesi doğal halde bulunan ve yeraltından çıkarılan işlenmemiş ham petrol anlamına gelmektedir.
Petrol, hidrokarbonların karışımından meydana gelmiş olup, her zaman sabit bir kimyevî bileşimi yoktur. Doğal akaryakıt olan ham petrol, bulunduğu memleketlere göre değişen bileşimler gösterir. Örneğin; Amerika'da özellikle Pensilvanya bölgesinde çıkarılan petroller genellikle hidrokarbon sınıfından olan bileşikleri, Rusya petrolleri, kötü kokulu naften sınıfından bileşikleri; Romanya petrolleri ise bu ikisinin bir karışımını içerir.
Çeşitli tipteki petrollerin kendine has ağırlıkları 0,80-0,96; alevlenme noktaları 15-120 °C ve ortalama ısıtma kuvvetleri 10,500 kcal/kg'dır. Ortalama elementel bileşimleri ise; karbon %84, hidrojen %12, oksijen %1 olup çok az miktarda da kükürt bulunur. Teksas ve Kaliforniya petrollerinde kükürt diğerlerine oranla fazladır.
Değişik kimyasal içeriğe sahip hidrokarbonların bir araya gelerek oluşturduğu değişik kimyevi bileşimde olan çok sayıda petrol tipi bulunmaktadır (Örneğin: parafin bazlı petrol, asfalt bazlı petrol gibi).
Yüz milyonlarca yıl önce, denizlerde yaşayan ya da suların denizlere sürüklediği hayvan ve bitki kalıntıları anaerobik bir ortamda, gerekli şartlar altında (ısı basınç ve mikroorganizmaların etkisiyle), ham petrole benzer kerojeni meydana getirmiştir. Kerojen sonradan, yukarı tabakalara doğru göç etmesi esnasında gittikçe değişmiş ve ham petrolü meydana getirmiştir. Bu yüzden de hiçbir sahanın ham petrolü, tam olarak öteki bir sahanın ham petrolüne uymaz; muhakkak az çok farklar bulunur. Hatta bu durum, aynı bir petrol sahasında bile, çoğu zaman görülür.
Petrol halk arasında, yalnız belirli bir yakıt (benzin, gazyağı, dizel - motorin, motor yağı, fuel oil) olarak bilinmesine rağmen, aslında petrol kelimesi doğal halde bulunan ve yeraltından çıkarılan işlenmemiş ham petrol anlamına gelmektedir.
Petrol, hidrokarbonların karışımından meydana gelmiş olup, her zaman sabit bir kimyevî bileşimi yoktur. Doğal akaryakıt olan ham petrol, bulunduğu memleketlere göre değişen bileşimler gösterir. Örneğin; Amerika'da özellikle Pensilvanya bölgesinde çıkarılan petroller genellikle hidrokarbon sınıfından olan bileşikleri, Rusya petrolleri, kötü kokulu naften sınıfından bileşikleri; Romanya petrolleri ise bu ikisinin bir karışımını içerir.
Çeşitli tipteki petrollerin kendine has ağırlıkları 0,80-0,96; alevlenme noktaları 15-120 °C ve ortalama ısıtma kuvvetleri 10,500 kcal/kg'dır. Ortalama elementel bileşimleri ise; karbon %84, hidrojen %12, oksijen %1 olup çok az miktarda da kükürt bulunur. Teksas ve Kaliforniya petrollerinde kükürt diğerlerine oranla fazladır.
Değişik kimyasal içeriğe sahip hidrokarbonların bir araya gelerek oluşturduğu değişik kimyevi bileşimde olan çok sayıda petrol tipi bulunmaktadır (Örneğin: parafin bazlı petrol, asfalt bazlı petrol gibi).
Yüz milyonlarca yıl önce, denizlerde yaşayan ya da suların denizlere sürüklediği hayvan ve bitki kalıntıları anaerobik bir ortamda, gerekli şartlar altında (ısı basınç ve mikroorganizmaların etkisiyle), ham petrole benzer kerojeni meydana getirmiştir. Kerojen sonradan, yukarı tabakalara doğru göç etmesi esnasında gittikçe değişmiş ve ham petrolü meydana getirmiştir. Bu yüzden de hiçbir sahanın ham petrolü, tam olarak öteki bir sahanın ham petrolüne uymaz; muhakkak az çok farklar bulunur. Hatta bu durum, aynı bir petrol sahasında bile, çoğu zaman görülür.
Madencilik
Madencilik, yeraltındaki maden cevherlerinin araştırılması, çıkarılması ve işletilmesiyle ilgili teknik ve yöntemlerin bütünüdür. Yer kabuğunda bulunan cevher, endüstriyel hammadde, kömür ve petrol gibi ekonomik ekli doğal hammaddeyi sağlamaktır. Ekonomik önemi bulunan mineralleri rasyonel bir şekilde endüstriye sağlamak için geliştirilmiş uygulamalı bilim dalıdır. Maden yataklarının aranması, projelendirilmesi, işletilmesi ve çıkarılan madenin zenginleştirilmesi ile ilgili işlemleri içerir.
Teknoloji
Teknoloji ya da uygulayım bilimi mal veya hizmetlerin üretiminde veya buna yönelik amaçların gerçekleştirilmesinde kullanılan beceriler, yöntemler, işlemler, tekniklerin derlenmesi veya bilimsel araştırmalardır. Teknoloji teknikler, süreçler vb. bilgiler olabileceği gibi makineler, bilgisayarlar, çeşitli cihazlar ya da fabrikalarda yerleşik olarak bulunabilir. Bunun gibi şeyleri bir birey ayrıntılı bilgi olmadan çalıştırabilir.
Teknoloji doğal kaynakların basit bir araç olarak insanlar tarafından kullanılmasıyla başladı. Tarihöncesinde yangının nasıl kontrol altına alınacağının keşfedilmesi, Neolitik Devrimde hazır yiyecek kaynaklarının artırılması amacıyla üretimde kullanılan teknikler ile araçlar ve insanların seyahat etmelerinin yanı sıra çevrelerini kontrol edebilmesi için tekerleğin icadı bir teknolojidir. Tarih boyunca matbaa ve basım konusundaki gelişmeler, telefon ve internet insanların küresel ölçekte serbest bir şekilde iletişime geçmelerini, etkileşmelerini sağladı. Askerî teknolojinin sürekli ilerlemesi, cop gibi basit silahların yanı sıra yıkıcı gücü büyük nükleer silahlar gibi teknolojilerin gelişmesini de sağladı.
Teknoloji doğal kaynakların basit bir araç olarak insanlar tarafından kullanılmasıyla başladı. Tarihöncesinde yangının nasıl kontrol altına alınacağının keşfedilmesi, Neolitik Devrimde hazır yiyecek kaynaklarının artırılması amacıyla üretimde kullanılan teknikler ile araçlar ve insanların seyahat etmelerinin yanı sıra çevrelerini kontrol edebilmesi için tekerleğin icadı bir teknolojidir. Tarih boyunca matbaa ve basım konusundaki gelişmeler, telefon ve internet insanların küresel ölçekte serbest bir şekilde iletişime geçmelerini, etkileşmelerini sağladı. Askerî teknolojinin sürekli ilerlemesi, cop gibi basit silahların yanı sıra yıkıcı gücü büyük nükleer silahlar gibi teknolojilerin gelişmesini de sağladı.
İnşaat
İnşaat ya da yapım[1], bina, altyapı, endüstriyel sanayi yapıları gibi insan ihtiyaçlarına karşılık gelen, üretime dayalı her çeşit yapının amacına uygun inşa edilme sürecidir. İnşaat tipik olarak bilinen bir müşteri için yerinde gerçekleşirken, imalattan imalata farklı olarak, belirlenmiş bir alıcı olmadan benzer ürünlerin seri üretimini de gerektirir. Sanayi yapıları gelişmiş ülkelerdeki gayrisafi yurtiçi hasılanın % 6 ila % 9'unu oluşturur. İnşaat planlama, tasarım ve finansman ile başlar; proje inşa edilinceye ve yapı kullanıma hazır oluncaya kadar devam eder.
Büyük ölçekli inşaatlar birden fazla bölüm arasında iş birliği gerektirir. Bir mimar veya inşaat mühendisi işi yönetir. Bir tasarım mühendisi veya proje yöneticisi onu denetler. Bir projenin başarılı bir şekilde yürütülmesi için etkili bir planlama şarttır. Söz konusu altyapıyı tasarlama ve yürütmeyle uğraşanlar, imar gereksinimlerini, işin çevresel etkilerini, başarılı çizelgeleme, bütçeleme, şantiye güvenliği, yapı malzemelerinin ulaşılabilirliği ve nakliyesi, lojistik ve inşaatın halka verdiği rahatsızlıklara kadar tüm detayları düşünmelidirler. İnşaat, belli bir bölgedeki bina, altyapı, havaalanı, baraj gibi geniş anlamda yapı veya yapı çevresinin oluşturulma aşamasıdır. İnşaat aslında pek çok işin aynı anda yürütüldüğü bir süreçtir. Normalde iş, tasarım mühendisi, proje mimarı, inşaat mühendisi, mimar, peyzaj mimarı ve iç mimar tarafından denetlenir ve bütün işler proje yöneticisi tarafından yönetilir.
Büyük ölçekli inşaatlar birden fazla bölüm arasında iş birliği gerektirir. Bir mimar veya inşaat mühendisi işi yönetir. Bir tasarım mühendisi veya proje yöneticisi onu denetler. Bir projenin başarılı bir şekilde yürütülmesi için etkili bir planlama şarttır. Söz konusu altyapıyı tasarlama ve yürütmeyle uğraşanlar, imar gereksinimlerini, işin çevresel etkilerini, başarılı çizelgeleme, bütçeleme, şantiye güvenliği, yapı malzemelerinin ulaşılabilirliği ve nakliyesi, lojistik ve inşaatın halka verdiği rahatsızlıklara kadar tüm detayları düşünmelidirler. İnşaat, belli bir bölgedeki bina, altyapı, havaalanı, baraj gibi geniş anlamda yapı veya yapı çevresinin oluşturulma aşamasıdır. İnşaat aslında pek çok işin aynı anda yürütüldüğü bir süreçtir. Normalde iş, tasarım mühendisi, proje mimarı, inşaat mühendisi, mimar, peyzaj mimarı ve iç mimar tarafından denetlenir ve bütün işler proje yöneticisi tarafından yönetilir.
Savunma Sanayi
Savunma sanayisi veya silah endüstrisi, silah ve askerî teknolojinin üretim ve satışından sorumlu bir sanayidir. Savunma sanayi, askerî malzeme, teçhizat ve tesislerin araştırma ve geliştirme, mühendislik, üretim ve servis hizmetlerinde yer alan ticari bir endüstriden oluşur. Bir devletin silahlı kuvvetleri ve güvenlik güçleri veya siviller için silah üreten şirketler, silah satıcısı veya savunma müteahhitleri olarak da adlandırılır. Hükûmet kurumları da silah, mühimmat ve diğer askerî araç ve gereçleri alıp satarak silah endüstrisinde faaliyet göstermektedir.
Savunma sanayi ürünleri, silahlar, toplar, mühimmat, füzeler, askerî uçak, askerî araçlar, gemi, elektronik sistemler, gece görüş cihazları, holografik silah nişangahları, lazer mesafe ölçerler, lazer nişangahlar, el bombaları, kara mayınları ve daha fazlasını içermektedir. Silah endüstrisi ayrıca diğer lojistik ve operasyonel destekleri de sağlamaktadır.
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'ne (SIPRI) göre, 2012 yılı askerî harcamalarının yaklaşık 1.8 trilyon dolara ulaştığını tahmin edilmektedir.[1]
Savunma sanayi ürünleri, silahlar, toplar, mühimmat, füzeler, askerî uçak, askerî araçlar, gemi, elektronik sistemler, gece görüş cihazları, holografik silah nişangahları, lazer mesafe ölçerler, lazer nişangahlar, el bombaları, kara mayınları ve daha fazlasını içermektedir. Silah endüstrisi ayrıca diğer lojistik ve operasyonel destekleri de sağlamaktadır.
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'ne (SIPRI) göre, 2012 yılı askerî harcamalarının yaklaşık 1.8 trilyon dolara ulaştığını tahmin edilmektedir.[1]
Mobilya
Mobilya, oturulan yerlerin süslenmesine ve türlü amaçlarla donatılmasına yarayan eşya. Mobilya denilince ilk akla gelen ahşap mobilyadır. Özellikle, masa, sandalye, koltuk, dolap, karyola, komodin, kitaplık gibi konut donatılarında, çeşitli büro donatılarında, okul sıra ve masalarında çoğunlukla ahşap malzeme kullanılmaktadır. Günümüzde mobilya yapımında çelik, alüminyum, cam ve plastik gibi diğer malzemeler kullanılmaya başlanmış ise de hâlen ahşap malzeme bu konuda üstünlüğünü sürdürmektedir.
İlaç
İlaç, canlı hücre üzerinde meydana getirdiği tesir ile bir hastalığın teşhisini, iyileştirilmesi veya semptomlarının azaltılması amacıyla tedavisini veya bu hastalıktan korunmayı mümkün kılan, canlılara değişik uygulama yöntemleri ile verilen doğal, yarı sentetik veya sentetik kimyasal preparatlardır.[1] İlaçların tüketimi inhalasyon, enjeksiyon, sigara içme, yutma, derideki bir yama yoluyla emilim, fitil veya dil altında çözünme yoluyla olabilir. Ticari ilaçlar ilaç firmaları tarafından üretilir ve genellikle patentlidir. Etken maddesinin patent süresi dolmuş ve birden çok firmanın üretebildiği ilaçlara ise jenerik ilaçlar denir. İlaçlar uygulama yoluna, kimyasal özelliklerine ve etkilediği biyolojik sistemlere göre sınırlandırılabilir. Daha güvenilir ve geniş kullanım alanına sahip sınıflandırma sistemi ise Anatomical Therapeutic Chemical Classification Systemdir (ATC sistemi).
Tekstil
Tekstil veya dokumacılık, hayvansal, bitkisel veya kimyasal lifli kullanım ürünleridir. Giyilebilen her şey ve bazı dekorasyon ürünlerini de içine alan üretim sektörüdür.
Dokumacılık; kullanılıcak malzemenin elde edilmesinden (pamuk, keten, jut, sisal vb tarladan, ipek, yün veya kıl ise hayvandan, sentetik ise üretimden) kullanıma hazır hale gelene kadar (kumaş, dikili mamul ya da ev tekstili) geçirdiği sürecin tamamına verilen addır.
Fransızca textile "dokuma, kumaş" sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük Latince textilis "dokuma" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Latince texere, text- "dokumak, örmek" fiilinden türetilmiştir[3] Aslında batı dillerinden gelen tekstil kelimesi, sadece "kumaş" demek iken, Türkçede bu terim çok daha geniş anlamlara kavuşmuştur.
Dokumacılık; kullanılıcak malzemenin elde edilmesinden (pamuk, keten, jut, sisal vb tarladan, ipek, yün veya kıl ise hayvandan, sentetik ise üretimden) kullanıma hazır hale gelene kadar (kumaş, dikili mamul ya da ev tekstili) geçirdiği sürecin tamamına verilen addır.
Fransızca textile "dokuma, kumaş" sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük Latince textilis "dokuma" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Latince texere, text- "dokumak, örmek" fiilinden türetilmiştir[3] Aslında batı dillerinden gelen tekstil kelimesi, sadece "kumaş" demek iken, Türkçede bu terim çok daha geniş anlamlara kavuşmuştur.
Makine
Makine, düzenli yapısal ve işlevsel özellikleri olan herhangi bir fiziksel sistemdir. Makine, iş yapmak için hareket kontrolü ve kuvvet uygulamak için güç kullanan insan yapımı veya doğal bir moleküler makineyi temsil edebilir. Makineler hayvan, insan, rüzgar ve su gibi doğal güçlerle ve/veya kimyasal, termal veya elektrik gücüyle çalışır ve belirli çıkış kuvvetleri ve hareket uygulamasını elde etmek için tahrik elemanı (ing: actuator) girişini şekillendiren mekanizma sistemini içerebilir. Ayrıca mekanik sistem denilen, hareketi planlayan ve performansı izleyen bilgisayar ve sensörler de içerebilirler.
Rönesans doğa filozofları, yükü harekete geçiren altı basit makineyi tanımladılar ve bugün mekanik avantaj olarak bilinen çıkış kuvvetinin giriş kuvvetine oranını hesapladılar.[1]
Modern makineler, yapısal elemanlar, mekanizmalar ve kontrol bileşenlerinden oluşan ve rahat kullanım için ara yüzlü karmaşık sistemlerdir. Otomobil, tekne ve uçak gibi çeşitli taşıtlar; bilgisayarlar dahil ev ve ofisteki cihazlar, bina hava işleme ve su işleme sistemleri; tarım makineleri, takım tezgâhları, fabrika otomasyon sistemleri ve robotlar bazı makine örnekleridir.
Rönesans doğa filozofları, yükü harekete geçiren altı basit makineyi tanımladılar ve bugün mekanik avantaj olarak bilinen çıkış kuvvetinin giriş kuvvetine oranını hesapladılar.[1]
Modern makineler, yapısal elemanlar, mekanizmalar ve kontrol bileşenlerinden oluşan ve rahat kullanım için ara yüzlü karmaşık sistemlerdir. Otomobil, tekne ve uçak gibi çeşitli taşıtlar; bilgisayarlar dahil ev ve ofisteki cihazlar, bina hava işleme ve su işleme sistemleri; tarım makineleri, takım tezgâhları, fabrika otomasyon sistemleri ve robotlar bazı makine örnekleridir.
Kimya
Kimya, maddenin yapısını, özelliklerini, birleşimlerini, etkileşimlerini, tepkimelerini araştıran ve uygulayan bilim dalıdır. Kimya bilmi daha kapsamlı bir ifadeyle maddelerin özellikleriyle, sınıflandırılmasıyla, atomlarla, atom teorisiyle, kimyasal bileşiklerle, kimyasal tepkimelerle, maddenin hâlleriyle, moleküller arası ve moleküler kuvvetlerle, kimyasal bağlarla, tepkime kinetiğiyle, kimyasal dengenin prensipleriyle vb konularla ilgilenir. Kimyanın en önemli dalları arasında analitik kimya, anorganik kimya, organik kimya, fizikokimya ve biyokimya sayılır.
Otomotiv
Otomobil, yolcu veya yük taşımak üzere tasarlanmış, motorlu ve tekerlekli kara ulaşım aracı. Otomobil, yakıtla çalışan bir motor sayesinde hayvan gücü kullanılmadan, itmeden veya çekmeden hareket edebilen ve üzerindekileri de taşıyabilen bir taşıttır. Halk arasında -ve bundan sonra bu maddede de- "araba" olarak isimlendirilir ve bilinir.
Genel olarak otomobiller içten yanmalı motorlarla ve dört lastiğin dönmesiyle çalışır. Ancak 2001 yılı itibarıyla, hibrit motorlu otomobiller satılmaya başlamıştır. Elektrikle çalışan hibrit motorlar için şu an Amerika Birleşik Devletleri de başta olmak üzere, birçok ülke vergilerini minimuma indirmiş ve ücretsiz elektrik dolum istasyonlarını otoparklara ve benzincilere yerleştirmiştir.
3 teker üzerinde hareket edebilen arabalar da üretildi, ancak ortaya çıkan denge ve dayanıklılık sorununa bağlı olarak kullanışlı olamadığı için yaygınlık kazanamadı.
Genel olarak otomobiller içten yanmalı motorlarla ve dört lastiğin dönmesiyle çalışır. Ancak 2001 yılı itibarıyla, hibrit motorlu otomobiller satılmaya başlamıştır. Elektrikle çalışan hibrit motorlar için şu an Amerika Birleşik Devletleri de başta olmak üzere, birçok ülke vergilerini minimuma indirmiş ve ücretsiz elektrik dolum istasyonlarını otoparklara ve benzincilere yerleştirmiştir.
3 teker üzerinde hareket edebilen arabalar da üretildi, ancak ortaya çıkan denge ve dayanıklılık sorununa bağlı olarak kullanışlı olamadığı için yaygınlık kazanamadı.
Taşımacılık
Lojistik ya da nakliye; ürün, hizmet ve insan gibi kaynakların, ihtiyaç duyulan yerde ve istenen zamanda temin edilmesi için bir araç olarak tanımlanabilir. Herhangi bir pazarlama veya üretim organizasyonunun lojistik destek olmadan başarılması çok zordur. Lojistik; nakliye, envanter, depolama, malzeme idaresi ve ambalajlama bilgilerinin birleştirilmesini kapsar. Lojistik işletme sorumluluğu, ham maddenin coğrafi konumlanması, sürecin işletilmesi ve ihtiyaçların mümkün olan en düşük maliyetle karşılanarak işin bitirilmesidir. Lojistik yönetimi, tedarik zinciri yönetimi ve tedarik zinciri mühendisliği'nin bir parçasıdır
Lojistik kelimesinin Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre anlamı, "geri hizmet" olarak verilmiştir. TDK sözlüğünde "Kişilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere her türlü ürünün, hizmetin ve bilgi akışının çıkış noktasından varış noktasına kadar taşınmasının etkili ve verimli bir biçimde planlanması ve uygulanması. olarak tanımlanmıştır.
Lojistik kelimesinin Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre anlamı, "geri hizmet" olarak verilmiştir. TDK sözlüğünde "Kişilerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere her türlü ürünün, hizmetin ve bilgi akışının çıkış noktasından varış noktasına kadar taşınmasının etkili ve verimli bir biçimde planlanması ve uygulanması. olarak tanımlanmıştır.
bottom of page